Yapısal güçlendirme konusunda yanlış bilinen birçok nokta, binalarını depreme karşı güvenli hale getirmek isteyenleri yanıltabiliyor. İşte en yaygın yanlış bilgiler ve gerçekler:
- Yanlış: “Güçlendirilmiş bir bina, yeni bir bina kadar dayanıklı olamaz.”
Gerçek: Uygun şekilde yapılan bir güçlendirme, binanızı yeni inşa edilmiş bir bina kadar güvenli hale getirebilir. Güçlendirme projeleri, binanın deprem performansını artırarak, yeni yapıların sahip olduğu standartlara ulaşmasını sağlar. - Yanlış: “Deprem performans analizi için alınan karot örnekleri binaya zarar verir.”
Gerçek: Karot örnekleri, binanın taşıyıcı elemanlarına zarar vermeden yapılır. Bu testler, güvenliğiniz için hayati önem taşır. - Yanlış: “Güçlendirme yüksek maliyetlidir.”
Gerçek: Bazen minimal müdahalelerle büyük farklar yaratılabilir. Güçlendirme yüksek olasılıkla yeniden inşa etmekten çok daha az maliyetli olacaktır. - Yanlış: ”Evi yapan müteahhit güvenilir, bu yüzden depremde bina sapasağlam kalır.”
Gerçek: Binanız doğru ve uygun inşa edildiyse dahi eğer 2000 yılından önce inşa edildiyse deprem performans testi yaptırmanız şart! Çünkü güncel yönetmeliğin standartlarını büyük ihtimalle karşılamıyor olacaktır. - Yanlış: “Zeminimiz sağlam, bu yüzden analiz yaptırmamıza gerek yok.”
Gerçek: Zemin sağlamlığı önemlidir ama tek başına yeterli değildir. Binanızın yapısal dayanımı da analiz edilmelidir. - Yanlış: “Deprem dayanımı olan bir bina, deprem sonrası tamamen hasarsız kalır.”
Gerçek: Dayanıklı yapılar da hasar alabilir. Ama bu hasarlar, yapının yıkılmasını engeller ve can kaybını önler.
Bu yanlış bilgiler, yapıların güvenliğini tehlikeye atabilir. Doğru bilgiyle hareket etmek, hayat kurtarır. Binalarınızın performans analizini yaptırın ve gerekiyorsa güçlendirme işlemlerini ertelemeyin.
Deprem önlenemez ancak hasarlar önlenebilir.
Yapılarınızı güçlendirin!